Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu, sık karşılaştığımız ve çocukluk çağının önemli psikiyatrik sorunlarından biridir. Öğretmen, aile iş birliğiyle güzel sonuçlar elde edilebilen; dikkat eksikliği, aşırı hareketlilik ve dürtüsellikle kendini gösteren bir sorundur. DEHB’li çocukların ebeveynlerinden çocuklarını tanımlarken duyduğumuz cümleler genellikle; ‘Söylenenler bir kulağından giriyor diğer kulağından çıkıyor’, ‘Tabletle saatlerce oynuyor ama ödevi için 10 dakika oturmuyor, ödev yapmak işkence oluyor.’, ‘Sıklıkla eşya kaybediyor.’, ‘Derslerinde başarısız ve sınıfta oturması gerekirken oturmuyor, dersi dinlemeyip etrafıyla ilgileniyor.’ Şeklinde cümleler oluyor.

Bu noktada DEHB’li çocukların okul hayatlarında yaşayabildikleri başarısızlığın zeka ile kesinlikle bir ilgisi olmadığını belirtmek isterim.

DEHB; dikkatsizliğin ön planda olduğu, hiperaktivite ve dürtüselliğin ön planda olduğu ve bunların hepsinin bir arada olduğu bileşik tip dediğimiz alt tiplerden oluşmaktadır. En çok gözlemlenen türü ise bileşik tip olmaktadır. Aynı zamanda hep gözlemlemediğimiz, belirli aralıklarla gözlemlenen belirtiler dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu için yeterli olmamaktadır. DEHB tanısı konulabilmesi için gözlemlenen birçok belirtinin birçok ortamda gözlemleniyor olması gerekmektedir.

DEHB Belirtileri Nelerdir?

Dikkat Eksikliği Belirtileri

Dikkat eksikliği; kişinin bir noktaya, konuya odaklanmakta zorluk yaşaması, çevredeki uyaranlardan kolaylıkla etkilenmesi ve dikkatinin dağılması, dağınıklık, eşyalarını sık sık kaybetme, unutkanlık, verilen yönergeleri sürdürmede zorlanma gibi sorunlar ile karakterizedir. Kendileriyle konuşulurken onların sizi dinlemediği düşüncesine kapılabilirsiniz. Okul öncesinde dikkat eksikliği yaşayan çocuklar, hiçbir oyununu tamamlayamaz, çabuk sıkılırlar. Genellikle dikkat eksikliği eğitim hayatının başlamasıyla birlikte fark edilir. Okul dönemine geçtikleri dönemde dikkat eksikliği yaşayan çocuklar öğrenmeye karşı ilgisiz olurlar. Çocuklar okul ödevlerinde dikkatsizlik sebebi ile ayrıntıları kaçırarak hatalar yapabilirler. Bunun yanında dersi dinlememesine ve evde ders çalışmamasına rağmen çocukların notları kötü gelmeyebilir fakat dersler yoğunlaşıp konular ağırlaşmaya başladığında okul başarısında düşüşler gözlemlenmeye başlar.

Hiperaktivite Belirtileri (Aşırı Hareketlilik)

Kişinin kendi yaşıtlarına ve yaşıtlarının gelişim düzeyine uygun olmayacak seviyede aşırı hareketli olması durumu; gerektiğinde yerinde oturamama, otursa bile sürekli kıpırdanma, çok konuşma ve sessizlik sırasında gürültü yapma gibi belirtiler ile karakterizedir. Yaşıtlarıyla karşılaştırıldığında kolaylıkla bu farklılık fark edilir. Bu çocuklar adeta bir motor tarafından yönetiliyor gibi hareket halinde olurlar. Ebeveynler hiperaktivitesi olan çocuklarını tanımlarken genellikle; ‘Anne karnında da böyle hareketliydi.’, ‘Hiç yürümez, hep koşar.’, ‘Ekran başında bile sallanır.’, ‘Çok konuşur hatta konuşmasa bile sesler çıkarır.’, ‘Hiç yerinde durmaz.’ Şeklinde tanımlarlar. Öğretmenleri ise genellikle bu çocuklar için; ‘Sınıfta nereye baksam onu görüyorum.’, ‘Etkinliklerde sakin kalmakta zorlanıyor.’, ‘Sırasında otururken bile eli ayağı sürekli kıpırdanıyor.’ Gibi cümleler kurarlar.

Dürtüsellik Belirtileri

Kişinin aklına gelen sözü, davranışı aslında bir süzgeçten geçirmeden söylemesi, yapması durumudur. Buna süzgeçten geçirmede yaşanan sorun da diyebiliriz. Dürtüsellik, aklına gelen şeyleri aklına geldiği anda söyleme, acelecilik, sıra beklemede zorlanma yaşama, kontrolsüz olma, karşısındakinin sözünü kesme, düşünülen şeyi anında yapma, dağınıklık, düzensizlik, tutarsızlık, sosyal ilişkilerde sorunlar ve dalgınlık gibi belirtiler ile karakterizedir. Bu çocukların ebeveynlerinden ise sıklıkla; ‘Odası çok dağınık.’, ‘Sürekli eşya kaybeder.’, ‘Üstü başı hep dağınık.’, ‘Defterleri düzensiz.’, ‘Ödevinin başında hiçbir şey yapmadan öylece duruyor.’, ‘Bir iş veriyorum, başka bir şey yapıp geliyor.’, ‘Bazen öyle şeyleri hatırlıyor ki şaşırıp kalıyoruz.’, ‘Soru daha bitmeden cevap vermeye çalışıyor ya da ben bir şey anlatırken beni bölüyor.’ Gibi cümleler sıklıkla duyuyoruz.

Peki DEHB için tedavi yöntemi nedir?

DEHB’de çeşitli ölçek ve testlerin uygulanması ve klinik gözlem sonucu tanı konulur. Tanının ardından bireyin ihtiyacı doğrultusunda ilaç tedavisi, psikoterapi veya psikoeğitim planlanmaktadır. Ya da ilaç tedavisi ile eş zamanlı olarak psikoterapi ve psikoeğitim verilmektedir, dikkat geliştirme programları uygulanmaktadır.

Eğer siz de bu yazıdaki cümleleri sıklıkla kuruyor, bu sorunları yaşıyorsanız bir uzmanla görüşmeniz yararlı olacaktır.