İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, 25 Aralık’ta ‘Ya Kanal, Ya İstanbul’ sloganıyla düzenlediği basın toplantısında Kanal İstanbul’a neden karşı olduğunu 15 maddede açıkladı. Başkan İmamoğlu’nun itiraz başlıklarından olan “Kanal İstanbul Demek, Maneviyatı Yok Etmek Demek” maddesi, projeden Arnavutköy’de 11 mezarlığın etkileneceği bilgisini taşıyordu. Proje alanında kalan Baklalı Mezarlığı için bölge insanı gelişmelerden tedirgin. Baklalı sakinleri, Kanal İstanbul’la ilgili kendilerine bilgi verilmediğini ve basından öğrendikleriyle yetinmek durumunda kaldıklarını söyleyerek, mezarlıklarının taşınmasını istemediklerini bildiriyor.
“ATALARININ RAHATSIZ EDİLMESİNİ KİM İSTER?”
2014 yılındaki Büyükşehir Yasası gereği Baklalı’yamahalle statüsü verildi. Bu değişiklikle birlikte Baklalı Mezarlığı, İBB Mezarlıklar Müdürlüğü’ne bağlanmış oldu. Baklalı halkı, mezarlıklarının bu halininkorunmasını isterken, Kanal İstanbul’dan dolayı kaygılı olduklarını söylüyor.Kuşaklar boyunca huzur içinde yaşadıklarını anlatan Baklalı sakinlerinden Yunus Uysal, “Atalarımızın yerinde rahatsız edilmesini, kaldırılmasını kim ister? Bunun olmasını istemeyiz. Aile büyüklerimizi kaybetmiş olacağız. Ziyaretini de yapamayacağız” ifadelerini kullandı.
Baklalılılar, projeyle ilgili kendilerine bilgi verilmemesinden şikayetçi. Ömer Özkaya, kendilerini ilgilendiren projeyle ilgili basından bilgi alabildiklerini belirterek, “Bir sürü sakıncaları var. Hepimizin yakını orda gömülü. İstanbul ve bizim için iyi olacağını düşünmüyorum. Mezarlığı ben çok önemsemiyorum. Ama kanalı sorun olarak görüyor ve önemsiyorum” dedi.
Baklalı halkı, sürecin kendileri dışında ilerletilmesini istemiyor. Gelişmeleri basından öğrenebildiğini söyleyen Ercüment Gülemek,“Kimse bize bilgi vermiyor. Mezarlığın taşınmasını kesinlikle istemiyoruz. Bütün akrabalarımız orada yan yana yatıyor. Kanal projesinde bize kimse bir şey sormadı. Atadan kalma yerlerimiz var. Bunlar ne olacak? Bu konuda aydınlanmak istiyoruz” diye konuştu.
“BAKLALI HALKI YERİNDEN OLACAK”
Projenin herkesi yurtsuz bırakacağı endişesini paylaşan Erol Samastı, “İlk toplantısında bir milyona yakın kişinin etkileneceği söylendi. Bunların hepsini yerinden edeceksiniz. Yıllardır burada yaşan insanları dört bir yana dağıtacaksınız. Biz buraya Trabzon’dan geldik. Sonradan gelenle yerli halk arasında fark olur. Muhacir gibi hissedersiniz. Projeyle bir milyon kişi bu duruma düşecek” şeklinde konuştu.
İnsanların yurdundan edilmemesi gerektiği görüşünü aktaran Remzi Demirkol, “Doğayı bozmak güzel bir şey mi? Geliri ya da gideri ne olur biz bilemeyiz. Projenin yapılmasına taraftar değilim” ifadelerini kullandı.
İstanbul Havalimanı’nın proje aşamasında da köylülerin sürece dahil edilmediğini ve endişelerin kulak ardı edildiğini anımsatan Hasan Güngör şöyle söyledi:
“Mezarlığın taşınmasını istemiyoruz. Bu kanal gerekli gibi gerçekten? Ne gibi faydaları olacak? Bunları bilemiyoruz. Kimse bize bilgi vermiyor. Hepimizin annesi babası, dedesi orada yatıyor. Nasıl taşınacak? Bunu istemiyoruz. Yeni havalimanının ÇED toplantısı oldu. Yöre insanını bırakın, muhtarları bile bu toplantılara almadılar. Havaalanı çalışanları salonu doldurdu. Muhtarlar bile giremedi.”
“ÜLKEYE DE FAYDASI YOK”
Bölge halkı projenin ülkeye katkı sunamayacağını düşünüyor. Sakinlerden Aziz Çakmak, “Ben inşaat mühendisiyim. Baraj üzerine bitirme projesi yaptım. Ekolojik dengeyi bozar, su havzasını bozar herşeyi bozar. Hiç olmayacak bir iş. Buradaki insanların mezarları neden taşınıyor. Üstelik ekonomik olarak zor durumdayız. Yapılacağına da inanmıyorum. Kanal bence olmayacak” diye konuştu.
Hami İnan, Kanal İstanbul’un kente fayda sunamayacağını şu cümlelerle anlattı:
“Kanal ne getirisi olacak ki? Bizi buradan götürecek. Bize göre mezarlık taşınıyor demek, insanlar da taşınıyor demek zaten. Doğru bir iş değil. Bırakalım insanlar mezarında rahat yatsınlar. Kanal sevdasına insanların mezarından bir başka yere götürülmesine karşıyız. Birileri istiyor diye olmaması lazım.”
“DEVLETİN HERHALDE BİR BİLDİĞİ VARDIR”
Kanal İstanbul’un yapılmasını destekleyen Baklalı sakinleri de görüşlerini paylaştı. Projeyi tasarlayanların bir bildiği vardır düşüncesini taşıyan Hüseyin Kuşçu, “Buradaki mezarlıkta birçok yakınım var. Eğer milletimiz için iyi olacaksa olsun derim” sözlerini kullandı. Daha önce de başka bölgelerde mezarların taşındığını, bu nedenle sakınca görmediğini aktaran Behzat Çakmak şunları dedi:
“Devlet karar vermişse şahıs olarak yapacak bir şeyimiz yok. Devlet yapıyor biz de destekleyeceğiz. Mezarlıklar Edirnekapı’dan da taşındı. Buradan da alınıp başka yere götürülür. Ülke için faydalıysa olması gerekir.”
Mezarların taşınmasında sakınca olmadığı görüşüne katıldığını söyleyen Turan Genç ve Fahrettin Sinan, devlet projesi olduğu için desteklediklerini bildirerek hayırlı olmasını dilediklerini söylerken, Baklalı esnaflarından Muhammed Bilgin, projeye karşı çıkanları “Kanal İstanbul’dan geçmesinler” diye eleştirdi.