Kent Konsey basına ve kamuoyuna yaptığı açıklama şöyle: BASINA ve KAMUOYUNA Türkiye Kent Konseyleri Platformu bileşenleri olarak yaşamın her alanında olduğu gibi çevre ve yaşam hakkı vazgeçilmez temel ilkelerimizin başında gelir. Kanal İstanbul Projesinin hayata geçmeden önce mutlaka bilimsel araştırmaların yapılması ve kamuoyuna sunularak her yönü ile tartışılması gerekmektedir. Bizler projenin başlangıcında fizibilite aşamasının, uzman görüşlerinin ve oluşması gereken ortak aklın eksik olduğunu gözlemlemekteyiz. İstanbul’un, Marmara Bölgesinin ve Türkiye’nin soyso- ekonomik ve ekolojik yapısına zarar verecek olan Kanal İstanbul Projesi ile ilgili Türkiye Kent Konseyleri Platformu ve bileşenleri olarak; hayvanların ve yaşayan eko sistemin zarar görmemesi, yaşadıkları yerlerden göç ederek daha çok kazanç elde edebilirim düşüncesi ile yerini yurdunu bırakıp bölgesini değiştirecek vatandaşlarımızın da geleceğini düşünmek zorundayız. Bugün uygulanmak istenen projenin öncelikle canlılara zarar vermesi, tüm insanlığa fayda sağlamaması, kişisel çıkarlar temelinde parasal ve siyasal rant olmasına dikkat çekerek, Anayasal hakların çiğnendiğini göz ardı edemeyiz. Biz Kent Konseyleri bileşenleri olarak; altyapısız ve bilimsellikten uzak, ortak aklı içermeyen ve bu haliyle hayata geçirilmek istenen Kanal İstanbul Projesi ile dokusu bozulmuş bir İstanbul yaratılacağı kaygısını taşımaktayız Tamamen partiler üstü ortak aklı hedefleyen ve gönüllülük esası ile çalışan Kent Konseyleri olarak Anayasanın bize verdiği haklar çerçevesinde düşüncelerimizi özgürce ifade ederken, çevre ve yaşam hakkımızın, insanlığın ve doğanın geleceğinin elimizden alınmasına sessiz kalamayız. Tüm canlılar için geleceğe yaşanır bir İstanbul ve Türkiye bırakmalıyız. Ataşehir Kent Konseyi olarak muhtarlarımızın da desteği ile 7217 adet itiraz dilekçesi topladık. Teslim edilen tüm dilekçeler tek tek itiraz niteliğindedir. Kamuoyuna duyurulur.