Gebelerde solunum yolu hastalıkları diğer insanlara göre daha ciddi bir sorundur. Örneğin gebelikte enfeksiyonlar ve özelde zatürre (pnömoni) sık ölüm nedenlerinden biri olabilmektedir. 1957-58 Asya gribinde ölümlerin %10’u gebelerde kaydedilmiştir ve ölüm oranları gebe olmayan kadınlara göre daha sıktır. Bu nedenle gebelerde COVID-19 açısından farklı bir özen gerekliliğinin altı çizilmiştir.
Gebelerde diğerlerine göre farklı olarak hakim hücreler olan T-helper 2 hücrelerine dayalı bağışıklığın fetüsü koruyan bir sistem olmakla birlikte gebeleri enfeksiyona açık hale getirdiği bildirilmiştir (Dashraath ve ark., 2020).

Tarihten örnekler: 2012-2016 arasında Suudi Arabistan’da görülen MERS salgınında toplam kayıtlı 1308 olgudan 5’i gebedir ve tümü kötü sonuçlanmıştır. 27-34 yaş arasındaki olguların hepsi yoğun bakım tedavisi gerektirmiştir. 2 kadın ölmüş ve 2 bebek ölümü (perinatal ölüm) kaydedilmiştir.2002-2003 SARS hastalığı epidemisinde de gebelerdeki klinik seyir gebe olmayan kadınlara göre daha kötüdür. Erken doğum-düşük oranlarını arttığı da bildirilmiştir. İlk 3 ayda (trimesterde) başvuran 7 gebeden 4’ü düşük ile, 24 haftadan sonra başvuran 5 gebeden 4’ü erken doğum ile sonuçlanmıştır (Wong, 2004).

COVID-19’lu gebelerin özellikleri, ve bulguları nelerdir?
SARS ve MERS’li gebelere göre COVID-19’lu gebeler daha gençtir, 23- 40 yaş aralığındadır. %18 kadar nefes darlığı görülür (Guan, 2020). Ateş %84, öksürük %28 bildirilmiştir (Dashraath, 2020). Gebe olmayan kadınlara benzer şekilde, ana yakınmalar ateş, öksürük, nefes darlığı ve lenfopenidir. Radyolojideki temel bulgu grafide periferal dağılımlı gölgelenmelerdir. Tomografide ise bilateral diffüz buzlu cam opasiteleri tipiktir (Kong 2020, Shi 2020).

Gebe sağlık çalışanları için farklı bir uyarı var mı?
Evet, var. İyi tasarlanmış klinik çalışmalarda, N95 gibi yüksek korumalı maskelerin gebeliğin ileri dönemlerinde (ikinci ve üçüncü trimester) 1 saatlik fiziksel aktivite sonrasında yetersiz oksijen alımı ile sonuçlandığı bildirilmiştir (Tong 2015, Roberge 2014). Bu nedenle kişiye özel yaklaşımlar geliştirilmeli ve hem çalışan hem da yöneticiler bu konuda uyarılmalıdır.

COVID-19’lu gebe bebeğine hastalığı geçirir mi?
Hayır. Böyle bir olasılık ihmal edilebilir düzeydedir. Gebelik döneminde influenza (grip) gibi her türlü solunum yolu enfeksiyonları açısından risk artışı vardır. Enfeksiyonun anne karnında bebeğe geçtiği kanıtlanamamıştır.
COVID-19’a geldiğimizde ise gebelerin daha çok gebelik son döneminde enfekte oldukları bilinmektedir. Genel olarak hastalık klinik gidişi gebe olmayanlara benzemektedir.
COVID-19’lu anneden bebeğe doğum öncesi/doğum sırasında geçişi ortaya koyan çok az sayıda olgu bildirilmiştir (Rasmussen 2020). Wuhan’da 5 Şubat 2020’de doğumundan 30 saat sonra bir yenidoğanda COVID testi pozitif bulunmuştur.
30 haftalık bir gebede mekanik ventilasyon gerektiren COVID-19 pnömonisi bildirilmiştir (Wang, 2020). Sezaryen ile gebelik sonlandırılmış ve gebe iyileşmiştir.
COVID-19 ile enfekte gebelerde plasenta ve amniyotik sıvı sürüntüleri tümüyle COVID-19 negatif bulunmuştur.
Gebeliğin erken sonlanması (abortus) ile COVID-19, SARS ve MERS enfeksiyonları arasında bir ilişki kurulamamıştır.
Gebelikte COVID-19’dan korunma nasıl olur? Bireysel izolasyon, sosyal dayanışma gebelerin korunmasını sağlar. Zorunlu olmadıkça hastaneye gitmemek de önemlidir.

● Gebede genel tedavi yöntemleri nelerdir?
CoVID-19 enfeksiyonundan şüphelenilen veya tanı almış gebeler diğer hastalar gibi destek tedavisi (oksijenasyon, hidrasyon, antibiyotik tedavisi ve diğerleri) almalıdır. Bunun yanında fetus izlemi yapılmalı, uterin kasılmalar yakından izlenmelidir. Erken doğuma yönelik uyanık olunmalı ve doğum planlaması bireyselleştirilmelidir.
CoVID-19 enfeksiyonlu gebede acil sezaryen (C/S) ve doğum endikasyonu zor bir karardır. Kadın hst. ve doğum, yoğun bakım, enfeksiyon uzmanları ortak karar vermelidir.

İlaç kullanımında gebelik uyarılarına dikkat edilmelidir. Kişiye özel risk-yarar dengesi gözetilmelidir. Gerektiği noktada kadın hastalıkları ve doğum uzmanlığından konsültasyon istenmelidir.
Ateş tedavisi: Ateşin düşürülmesinde bol sıvı alınması, birkaç saat aralıklarla ılık duş alınması etkilidir.
⦁ İlaçlar: Parasetamol en sorunsuz seçenektir. NSAID grubu olan profenler (ketoprofen/deksketoprofen/ibuprofen/ flurbiprofen ateşe karşı etkin ajanlar olmakla birlikte COVID-19 enfeksiyonunun belirti ve bulgularını gizleyebileceğinden dikkatli olunmalıdır.

COVID-19 tedavisinde kullanılan ilaçların gebelikte sakıncası var mı?
Antiinflamatuar olarak COVID-19 olgularında güvenle önerilen tocilizumab yeterli çalışma olmadığından gebelikte şu an için önerilmemektedir. Hatta gebelik öncesinde ilacın kesilmesi gerektiği bildirilmiştir.
Klorokin ve metabolitlerinin kullanımı genellikle güvenli ve etkin görünmektedir. Dağılım hacmi (Vd) fazla olduğundan gebelikte daha yüksek dozlara (en az 500 mg klorokin) gereksinim göstermektedir (Gao, 2020). Bu yüksek dozlar da sistolik hpotansiyon ile ilişkilidir ve büyüyen uterusun supin yatan gebede vena kava inferior’a basısıyla agrave olabilir.

Azitromisin gebelikte kaçınılması gereken ilaçlardandır. Bebekte gelişimsel bozukluklara (malformasyonlara) yol açabilmektedir. AIDS tedavisinde uzun zamandır kullanılmakta olan lopinavir/ritonavir tedavisi gebelerde de yararlı stratejiler arasındadır. Gebelikte bu ajanlarla ilgili doz azaltılması da içinde olmak üzere herhangi bir değişiklik önerisi bulunmamaktadır. Geniş etkili anti-nukleotid antiviral ajanlardan remdesivir gebelikte güvenli görülmektedir. Etkinlik için Faz 3 çalışmaları yürütülmektedir.
Diğer bir polimeraz inhibitörü olan favipiravir ise gebelerde kullanılamamaktadır. Rutin olarak kortkosteroid kullanımı önerilmemektedir, ARDS gibi seçilmiş durumlarda hastaya özelleşmiş bir plan içerisinde düşünülebilir.

COVID-19’lu gebe bebeğini emzirebilir mi?
Evet. Emzirme ile, anne sütü ile çocuğa COVID-19 geçişi gösterilmemiştir. Emzirmenin yararları çok fazladır ve COVID tanısı veya şüphesi ile çocuk bundan yoksun bırakılmamalıdır. Yalnız anne antiviral ve diğer ilaçları kullanıyorsa bu durum hesaba katılmalıdır. Anne çok hasta ise bile sütü sağılarak veya uygun bir yöntemle çocuğa verilmeye çalışılır. Şüpheli durumlarda mutlaka hekiminize danışın.

Doğum sonrasında dikkat edilmesi gereken birşey var mı?
Bebek anneye verildiğinde annede olan enfeksiyon nefes ve damlacık yoluyla bebeğe geçebilir. Annelerin bebeğe dokunmadan önce ellerini yıkamaları, maske kullanımı koruyucu olacaktır.

Yeni doğan ve çocuklarda COVID-19: 1.000.000’dan fazla kayıtlı COVID-19 olgusunun bulunduğu dünyamızda yenidoğan ve çocuklardan sadece yüzlerce olgu bulunması çocukların bağışıklık sisteminin onları koruduğunu anlatmaktadır.
COVID-19 salgının başından, 22 Mart 2020’ye kadar, 0 – 9 yaş arasında ölüm görülmemiştir. 10 – 19 yaş arasında ise %0.2 ölüm oranı vardır. Çocukların %96’sı hastalığı hafif geçirmektedir (Dong, 2020). Tüm resme bakıldığında çocuklarda klinik daha hafif gitmektedir. Yine de şiddetli geçirebilecekleri unutulmamalıdır. Anneden plasenta yoluyla çocuğa geçiş yok gibidir. Çocuklardan ölüm de bildirilmemiştir. COVID-19 enfekte annelerden doğan yenidoğanlarda testler büyük çoğunlukla negatif olarak görülmüştür.

Yenidoğan sarılığı gibi yakından izlenmesi gereken durumlarda evden çıkma zorluğuna karşı anne-babanın evde yatakbaşı bakabileceği sistemler geliştirilmektedir.

Çocuklar büyüklerin kullandığı COVID-19 ilaçlarını alabilir mi?
Lopinavir/Ritonavir’in yenidoğan döneminde ve prematürelerde güvenliği kanıtlanmamıştır. Onun dışında oseltamivir, klorokin dahil diğer ilaçlar kullanılabilmektedir. Hekiminiz size uygun rejimi belirleyecektir.
Özetle gebelikte COVID-19 enfeksiyonu gebelerde yoğun bakım gereksinimini, az da olsa anne ölümü riskini artırabilmektedir. Spontan düşük ve erken doğum olasılığı da yüksektir.
Bebekte ise gelişme geriliği, perinatal ölüm ve solunum zorluğu sendromu riskleri armaktadır.
Önemli not: Gebeler COVID-19 şüpheli olduklarında tedavi ve yatış için öncelikli olgulardır.

Gebede COVID-19 tanısı için tomografi çekilebilir mi?
COVID-19’lu hastalarda klinik kötüleşme, çoklu organ yetmezliği, özellikle zatürre nedeniyle solunum yetmezliği sonucunda ortaya çıkar. Bu nedenle akciğerde virus etkilerinin görülmesi hastalığın yaygınlığını ve şiddetini saptamada en önemli araçtır. Tomografi bu yaşamsal gereklilik nedeniyle gebelerde çekilebilir.

Not: COVID-19 salgınına ilişkin bu yazı ve benzeri bilgileri, tanı ve tedavi süreçleri, yayılım, bulaş, korunma ve tedavi yöntemlerini bulabileceğiniz ‘COVID-19 TANI VE TEDAVİSİ’ başlıklı kitabımız Ematip kitabevi tarafından basılmıştır. https://www.ematip.com/urun/saglik-profesyonelleri-icin-covid-19-tani-ve-tedavisi web sitesinden ulaşabilirsiniz.