Toplantıda Temmuz ayı meclis gündemini değerlendiren İlçe Başkanı Mehmed Emin Özkaya; “Bu olay orada oldu bitti diye algılanmasın kesinlikle. Bununda altını kalın çizerek söylüyorum. Meclis üyelerimizin sorumluluğunu taşıyan bir ilçe başkanı olarak ve Ataşehirli vatandaşların bize verdiği yetkinin sorumluluğunu fazlasıyla omuzlarında hisseden bir ilçe başkanı olarak orada kullanılan ifadeleri hukuki mecralarda tüm hakkının bizim tarafımızdan kullanılacağını ifade etmek istiyorum” dedi.

İlçe binasında gerçekleşen basın toplantısında İlçe Başkanı Mehmed Emin Özkaya; Ak parti meclis Grubu sözcülüğünü yapan Av. M. Naim Yağcı’yı ve Yönetim Kurulu Üyesi Zafer Düşgün’ü de yanına alarak Pandemi sürecinde partisinin yaptığı çalışmaları, Ataşehir Belediye meclisin de yaşanan son olayları, pandemi sürecinde Ataşehir Belediyesinin vatandaşların ihtiyaçlarına cevap veremediğini, İmar İskân Blokları ile ilgili gelişmeleri, sürekli israftan söz eden İBB’nin 11 CHP Büyükşehir Belediye başkanları için düzenlenen yemek için kişi başı bir öğünlük yemek ücreti olarak 6.150 TL ödendiği iddiasını ve 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü nedeniyle toplantıya katılan basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.


İlçe binasında yapılan basın toplantısına Ak Parti Ataşehir Belediye Meclis üyeleri de katıldılar. Basın açıklamasında öne çıkan Temmuz ayının son meclis gündeminde yaşanan olaylar damgasını vurdu.
Ataşehir Belediyesi Ak Parti Meclis Grup Başkanı Av. M. Naim Yağcı olayı şöyle özetledi.

“ÜSTLENDİĞİMİZ KİMLİKLERDEN DOLAYI AYNI DİLİ SEVİYESİZLİĞİ KULLANMADIK”
Yağcı; “ Belediye Başkanı Sayın İlgezdi kürsüye çıktığında her defasında yalancılıkla itham ediyor. Ancak bütün söyledikleri yine yalan söylüyor demeyeceğim ancak doğru ifadeler kullanmadan bir şekilde gündemleri saptırmak suretiyle hedef gösterme gayreti içerisinde. O günün sonunda da tatsız bir olayda beraberce yaşamış olduk. Kendi ve grubum adına şunu ifade edebilirim. Bizler Ataşehir ’de Belediye Meclis Üyesi olarak birkaç kimliği bir arada ihtiva ediyoruz. Benim şahsi olarak Av. M. Naim Yağcı kimliğim var. İkincisi Ak Parti meclis üyesiyim. Temsil etmiş olduğum camianın bana yüklemiş olduğu bir kimlik var. Üçüncüsü Ataşehir Meclis Üyesiyim ve Ataşehir’i temsil etme noktasında da bir kimliğim var. Ataşehir Belediye meclisinde meydana gelen seviyesiz tutum davranış ortamına taşıdığım hiçbir kimlik müsaade etmez. Ama o hale meclisin şahsiyetini, meclisin onurunu o seviyesizliğe düşüren meclis üyelerinin sanıyorum kendi kimlikleri buna müsaade edebilir. Temsil ettikleri kimlik müsaade edebilir. Ancak hepimizin ortak kimliği olan Ataşehir Kimliği buna müsaade etmez. Bundan dolayı üstlendiğimiz kimliklerden dolayı aynı dili seviyesizliği kullanmadık. Elbette bizim konuşacağımız ve özellikle de Ataşehir’in temsil noktasındaki bu manadaki itirazlarımızı cevaplarımızı ilgili noktaları da dile getirmiş olacağız” şeklinde ifadeler kullandı.


Temmuz ayı son meclisinde gelişen olaylarla ilgili İlçe Başkanı Mehmed Emin Özkaya sorumlu bir kişi olarak şu açıklamayı yaptı: “


“HUKUKİ SÜREÇ BAŞLIYOR”
Ataşehir Belediye Meclisinin son toplantısında yaşanan olaylarla ilgili ilçe başkanı Mehmed Emin Özkaya meclis grup sözcüsü Av. M. Naim Yağcı’nın açıklamasının ardından şu açıklamayı yaptı: “Özellikle şuraya parmak basmak istiyorum. Pandemi dolayısıyla meclisin gerçekleşmemesi üzerine çok yoğun bir gündemi bir gün içerisinde hemen yapalım bitirelim mantığına hala anlam veremedim. Araştırmalarımız üzerine bu dönem içinde gayret gösteren meclis grubuma teşekkür ediyorum. Meclisin son bölümü bizim yani üzülerek izlediğimiz bir anlamda seviyesini dahi hesap edemediğimiz çok seviyesizce bir olayla belki de tamamlanmış oldu. Bu anlamda ben tekrar arkadaşlarımın iradesine, itidaline tekrar teşekkür ediyorum. Kesinlikle bizlere yakışmayacak bir harekette bulunmadılar. Gelen tahrike karşı bütün soğukkanlılıklarını ortaya koydular. Ve orada bize yakışmayacak en ufak hareketi dahi icra etmemiş oldular.

Bu olay orada oldubitti diye algılanmasın kesinlikle. Bununda altını kalın çizerek söylüyorum. Meclis üyelerimizin sorumluluğunu taşıyan bir ilçe başkanı olarak ve Ataşehirli vatandaşların bize verdiği yetkinin sorumluluğunu fazlasıyla omuzlarında hisseden bir ilçe başkanı olarak orada kullanılan ifadeleri hukuki mecralarda tüm hakkının bizim tarafımızdan kullanılacağını ifade etmek istiyorum. Orada bir belediye meclisine, bir belediye meclis üyesine yakışmayacak ifadelerin bizim grubumuza karşı ithaf edilen ifadelerin hepsinin hakkını hukuki mecralarda çatır çatır alacağımızı ifade ediyorum.

11 yıldır göze gelecek herhangi bir değişim göremedik. İnşallah önce belediye meclis grubunun seviyesini ve kalitesini daha yüksek seviyelere çekeceğiz. Çünkü bizden sonra geleceklere kötü bir miras bırakmak istemiyoruz. Onun için sorumluluğumuzun bilincinden hareketle belediye meclisinin kalitesini daha üst sevilere getirmek için gayret göstereceğiz. Tekrar söylüyorum oradaki o ifadelerin hepsini hukuki anlamda karşılığını gereken kişilere rücu edeceğiz.”
Temmuz ayı son meclis toplantısında gelişen olayların değerlendirilmesinden sonra Pandemi sürecinde yapılan çalışmaları ve bundan sonra izlenecek süreçle ilgili olarak İlçe Başkanı açıklamalarına şöyle devam etti.

“TARİH BOYUNCA İÇİMİZDEN EKSİLMEYEN HAİNLER OLMUŞTUR”
Mehmed Emin Özkaya, son süreçte neler yaptık ve gündemle ilgili düşüncelerimizi neler bunları hep birlikte konuşalım istedik diyerek; “Tarih boyunca içimizden eksilmeyen hainlerin belki de son süreçte en ciddi hamlesini hep birlikte bu vatanı, bayrağı, milleti ve bu devleti seven bütün vatandaşların hep birlikte iradesini ortaya koyarak bu hain saldırıyı bertaraf ettiği 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Gününün yıldönümünde kutlu olmasını temenni ediyorum. Tarih boyunca bu milletin içinde bir takım zümreler kendince farklı hesaplar için zaman zaman baş göstermiş ama milletimiz her zaman ferasetiyle bu hareketlerin hepsini bastırmış. İşte bugünde bugünden sonrada inşallah birlik ve beraberliğimizi daim bir şekilde bayrağımızı her zaman dalgalandıracak her zaman Türk Milletinin iradesini her şartta ve her ortamda ortaya koyacağız” dedi.

“VATANDAŞLARIMIZIN İBADETLERİNİ YAPABİLECEĞİ STATÜYE İNŞALLAH ŞAHİT OLACAĞIZ”
Bu hafta itibariyle bir başka arzuyu, güzelliği de hep birlikte yaşamış oluyoruz diyen Özkaya; “Ayasofya Camiinin aslına rücu etmesini, cami statüsünün artık hukuksal anlamda kabulünü geçtiğimiz hafta hep birlikte tekrar yaşamış olduk. İnşallah 24 Temmuz Cuma günü itibariyle de bütün vatandaşlarımızın ibadetlerini yapabileceği statüye hep birlikte inşallah şahit olmuş olacağız. Buda ülkemizin, milletimizin özellikle son yıllarda kendisini her mecrada olması gerektiği gibi güçlü kıldığı, bunu da ortaya koyduğu, her alanda ifade edilebildiği bir sürecin göstergesi olarak görüyorum. Tekrar hayırlı uğurlu olsun ” temennisinde bulundu
.
“PANDEMİ SÜRECİNDE ATAŞEHİR BELEDİYESİ EKSİK KALDI”
Özkaya; “Pandemi sürecinde 65 yaş üstü vatandaşlarda dâhil olmak toplamda 6 bin aileye ihtiyaçlarını gidermek üzere ulaşmayı başardık. Hem kaymakamlığımızın hem Vefa Destek grubunun ciddi anlamda hizmetlerine destek verdik. Bu süreç içinde üzüldüğümüz nokta belediyenin süreç içinde biraz eksik kalması. Şöyle bir örnekle destekleyeyim. Bir diyaliz hastası vatandaş üç günde bir diyalize gitmesi gerekiyor veya farklı rahatsızlıkları bulunan vatandaşların özel araçlarla, ambulanslarla hastanelere gitmesi gerekiyor. Bu tarz süreçlerde belediyeden cevap alamayıp bizi arayan çok vatandaşımız oldu. Elimizden geldiğince kendi imkânlarımızla veya kendi belediyelerimizi buraya yönlendirerek vatandaşlarımızın taleplerini karşılama gayreti içinde olduk. Bir ambulansın böyle bir süreçte pandemi dolayısıyla hizmet vermemesi Ataşehirliler adına bende şahsen üzüntü duydum” ifadelerini kullandı.

“VATANDAŞLARIMIZI DAHA SAĞLIKLI KONUTLARA KAVUŞTURMUŞ OLACAĞIZ”
Pandemi sürecinde ara verdikleri üye kayıt işlemlerine devam edeceklerini ve hedefin 60 bin ve üzeri olduğunu söyleyen Özkaya İmar İskân Bloklarıyla ilgili olarak şu bilgiyi paylaştı: “Son seçim çalışmalarımızda vaatlerimiz arasında olan Yenişehir mahallemizdeki İmar İskân Bloklarının dönüşümü ile alakalı bir sözümüz vardı. Hem bakanlığımız hem de TOKİ ve bizler belli periyotlarla bu süreci yürüterek, oradaki vatandaşlarımızın da neredeyse tamamının birlik içerisinde hareket etmesiyle birlikte eski projeyi biraz daha revize ederek, yoğunluğu çok fazla arttırmayacak, yerinde dönüşümü gerçekleştirecek, değer kaybetmeyeceği TOKİ’nin de herhangi bir kar amacı gütmeden vatandaşlarımızın acil olan ihtiyaçlarını hızlı bir şekilde dönüşümü gerçekleştirerek onlara daha sağlıklı konutları sunma noktasında bu projemizi hayata geçirdik. Vatandaşlarımızın muvafakatleri tamamlandı. Tapu devirleri devam ediyor. Cumhurbaşkanımızın kararnamesiyle bölgenin riskli alan ilan edilmesi sürecin bir parçasıydı zaten. İnşallah oradaki vatandaşlarımızı daha sağlıklı konutlara kavuşturmuş olacağız.”

Ataşehir Belediye Meclisi çalışmalarıyla ilgili eleştirilerini dile getiren Ak Parti Belediye Meclisi Grup Sözcüsü Av. M. Naim Yağcı 15 Temmuz şehitlerini anarak başladığı konuşmasında şunları söyledi:

“BELEDİYE BAŞKANINA YALAN SÖYLÜYORSUN DEMEK YAKIŞMAZ AMA DOĞRU SÖYLEMİYOR”
Yağcı; “Pandemi nedeniyle meclisler ötelendi. Temmuz ayında ilk meclis toplantımızı gerçekleştirdik. Faaliyet raporu ve kesin hesap cetvelinin görüşülmesi önemli gündem maddeleriydi. Gündem 19 madde olarak bize geldi.. Yeterli zaman olmadan gündem oluşturuldu. Gündem 23 maddeye çıkarıldı. Bize bir günde bunları görüşelim teklifi geldi. Komisyonların teşekkül edileceği, Encümen üyelerinin seçileceği ve Faaliyet, Denetim ile Kesin Hesapların böyle kısa bir sürede görüşülmesinin doğru olmadığına itirazımızı yaptık. Tekliflerimiz kabul görmedi nihayetinde görüşmeleri kısa sürede tamamlamak zorunda kaldık. Faaliyet raporu kitapçığı ağır ama içerik olarak hafif diyen Yağcı; “ Ataşehir Belediyesi Bütçe ile borcu denkleştirmiş. Hedefler hep yüzde yüz, gerçekleştirmeler sıfır. Gelen 11 yılın sonunda borç 518 milyona çıkmış. Bütçeye borcun oranı yüzde 97 olmuş. 10 Yıl daha Ataşehir’i idare ederlerse Ataşehir’in borcu yüzde yüzelilere çıkmış olacak. Gündeme baktığımızda Ataşehir için hayırlı veya zor olan gündemlerde vardı. Ataşehir Belediyesinin mülkiyetinde olan çok kıymetli bir arsanın satışı gündeme getirildi. Sağlık tesisi olarak gözüken değerli bir gayrimenkulün satılması kararlaştırıldı. Yani satılacak yer gerçek değerinin altında satılacak. Buranın pazarlığı yapılmış kime verileceği bellidir diye düşünüyoruz. (1500 m2 arsa gümrük kapısının bulunduğu bölgede). Yine Metropol İstanbul satış ofisi yeri Ataşehir Belediyesine kalmış ve yapı kayıt belgesi alınmış bir yer. 1743 m2’lik bir alan 10 yıllığına bir sanat galerisine tahsis edilmiş. Çoğunluk CHP’de olduğu engellemeye için muvaffak olamadık. Sonrasında Belediye Başkanı kürsüye çıktı. Ben ona onun diliyle konuşmayacağım. Belediye Başkanına yalan söylüyorsun demek yakışmaz ama doğruyu ifade etmedi. Dedi ki burasını belediyenin şirketine vereceğiz. Ancak böyle bir yazı nede teklif göremedik. Beceriksizliğinden Atabel Şirketini 5-6 yılda ayağa kaldırmış değil” dedi.

“MECLİS ÜYELERİ GÜNDEMDEN BİHABER”
Yağcı şöyle devam etti: “Diğer taraftan Ataşehir’in yeşil alanları var. Belediye bu alanları koruyamadığından birileri işgal etmiş. Sonra genişletmişler. Toplam 35 yer kiraya verildi. Meclisten yetki istediler. Kamuya ait olan bu yerlerin bu şekilde kullanılmasına önerilerimizi sunarak karşı çıktık. Sizin Ataşehir ile ilgili hiçbir hayalini, düşünceniz yok mu? Baktık ki meclis üyeleri gündemden bihaber. Sadece gündemden değil Ataşehir’den de bihaber olduklarını müşade ettik. Atasehirin hayrına olan hususlarda evet dedik. Ataşehir’in aleyhine olan, değerlerinin kaybı noktasında olanlara da hayır dedik.”

“KİŞİ BAŞI BİR ÖĞÜN YEMEK 6.150 TL”
Yağçı, İBB ile ilgili bir konuyu şöyle dile getirdi: “Son olarak da, dün İBB meclisindeydim. Şunu da belirteyim çünkü İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı şunu söylemişti. Tasarruf.. Tasarruf. Tasarruf demişti. İsraf var. Bununla ilgili vereceğimiz mücadele önceliğimiz olacaktır demişti. Bunun sözde olduğunu sadece bir örnekle ifade edeyim. İBB Başkanı, CHP’li 11 Büyükşehir Başkanlarına bir yemek daveti veriyor. Kişi başı ücretini tahmin edemezsiniz. 6.150 TL. Kişi başı bir yemek ücreti. Bunların tasarruftan anladığı budur” diyerek sözlerini noktaladı.”

Basın açıklamasından sonra basın mensuplarının sorularının yanıtlanmasıyla program sona erdi.